Ticaret Bakanı Ömer Bolat, Japonya'daki EXPO 2025'e katılımın yanı sıra, ABD ile ticaret ilişkilerine dair önemli açıklamalarda bulundu. İstanbul'da düzenlenen basın toplantısında, 13 Nisan'da başlayacak EXPO 2025 etkinliğine Türkiye'nin büyük bir pavyonla katılacağını ve 25 milyondan fazla ziyaretçinin beklendiğini belirtti. Bolat, etkinliğin Türkiye'nin ekonomik gücünü sergilemek için önemli bir fırsat olduğunu vurguladı. Türkiye'nin dışa açık büyüme modeline bağlı kalarak, ihracatı artırmaya ve yatırım çekmeye devam edeceğini ifade etti. Dünya ticaretindeki belirsizliklere rağmen, ihracat odaklı büyüme stratejisinden taviz vermeyeceklerini açıkladı. Türkiye ekonomisinin 4,5 yıldır büyüme trendini sürdürdüğünü ve dünyanın önde gelen ekonomileri arasında yer aldığını hatırlattı.
EXPO 2025: Türkiye'nin Küresel Pazarlardaki Varlığını Güçlendirme Adımı
EXPO 2025'te 900 metrekarelik geniş bir alana sahip Türkiye pavyonunun, ülkenin zengin kültürel mirasını modern tasarımla birleştireceğini dile getiren Bolat, 23 Nisan'ı da Türkiye Milli Günü olarak kutlayacaklarını duyurdu. Pavyonun, Türkiye'nin ekonomik, ticari ve teknolojik başarılarını sergilemek için önemli bir platform olacağını belirtti. Bolat, EXPO'nun Türkiye'nin küresel pazarlardaki yerini sağlamlaştırmaya yönelik stratejilerinin bir parçası olduğunu vurguladı. Bu büyük organizasyona katılımın, Türkiye'nin uluslararası arenada tanınırlığını artıracağı düşünülüyor. Ayrıca, uluslararası işbirliklerinin geliştirilmesi ve yeni ticaret anlaşmalarının imzalanması için büyük bir fırsat sunuyor.
ABD Pazarında Yeni Fırsatlar: Stratejik Bir Yaklaşım
ABD'nin uygulamaya koyduğu ek gümrük vergilerine ilişkin olarak Bolat, bu durumun olumsuz olmasına rağmen, rekabetçi bazı ülkelere uygulanan daha yüksek oranlara göre Türkiye'yi göreceli olarak daha avantajlı bir konuma getirdiğini belirtti. Bu durum, Türkiye'nin ABD pazarındaki varlığını sürdürmesi ve hatta genişletmesi için yeni fırsatlar yaratabileceğini gösteriyor. Bakan, ABD pazarında yeni fırsatlar yaratmak için hem kamu hem de özel sektörle birlikte çalıştıklarını, çok yönlü bir ticaret diplomasisi yürüteceklerini ve 100 milyar dolarlık karşılıklı ticaret hedefine ulaşmak için çeşitli politikalar uyguladıklarını açıkladı. ABD ile ilişkileri geliştirme çabaları, Afrika, Asya ve İslam ülkeleriyle sürdürülen ticaret stratejileriyle de destekleniyor. Avrupa Birliği ile Gümrük Birliği'nin genişletilmesi de hedefler arasında yer alıyor.
Türkiye Ekonomisi: İhracat Odaklı Sürdürülebilir Büyüme
Türkiye ekonomisinin 18 çeyrektir büyüme trendini sürdürdüğünü ve dünyanın 17. büyük ekonomisi konumunda olduğunu vurgulayan Bolat, milli gelire ihracatın katkısının üçte bire yaklaştığını dile getirdi. Bu nedenle ihracatın, Türkiye ekonomisi için hayati önem taşıdığını belirtti. 2002'den bu yana yabancı doğrudan yatırımlarının 20 kat artmasıyla, Türkiye'nin yatırım çekme konusunda da başarılı olduğunu gösterdi. Şu anda 86 bin 500 yabancı şirketin Türkiye'de faaliyet gösterdiğini belirterek, dış ekonomik ilişkilere dayalı bir büyüme modeliyle devam edeceklerini açıkladı. Doğrudan yabancı yatırımların, Türkiye ekonomisinin güçlenmesinde önemli bir rol oynadığını ve bu alanda çalışmaların devam ettiğini vurguladı. Türkiye'nin küresel ekonomideki konumunu güçlendirme çabalarının devam edeceğini belirtti.